Çocukken hiç çiçek koparmadım ben.Bunu bana kim öğretti bilmiyorum ama bizim haydutlara öğretmeyi çok denedim.Maalesef hüsrana uğradım.Nerde çiçek görseler kopartıp hatta yolup yolup yere atıyolar.
Onlarında aileleri olduğunu annelerinden ayırırsanız üzüleceklerini defalarca anlattım.Ama hep duvara duvara anlatmışım beni takan yok.Bahçedeki acı biberi çiçek diye kopartıp ağızları bile yandı ama yinede vazgeçmediler.İstemiyorun kardeşim çiçek kopartmasınlar.Dalında kalsın ama yook ellerine bir iki şaplak bile attım banamısın demediler.
Aslında çok basit bir yolu varmış.Bunu farkında olmadan öğrettim.Şimdi hiç bir çiçeğe dokunmuyolar.Nasıl mı oldu? Anlatayım efendim...
Her okul dönüşü evimizin yakınında bir topak sarı çiçek vardı.Oradan her geçişimizde çiçeğe dalıp yolup atıyolardı.Dedim ya koparmamaları için ne yaptımsa sonuç vermemişti.Bende artık yılmış bir şekilde çiçekleri kaderine terketmiştim.Neyse yine bir okul dönüşü eve gelirken sarı çiçeğin olduğu tarafa yöneldiler.Elleri havada kaldı çünkü çiçek yerinde yoktu.Şaşkınlıkla bana bakakaldılar.Sanırım kapıcı çiçeği kökünden sökmüştü.Çiçek nerde çiçek nerde diye birbirlerine sormaya başladılar.Bende o an lafa atlayıp " Çiçek burdan gitmiş.Siz onun sürekli canını yaktığınız için başka yere taşınmış" didim kıs kıs gülerek.
Valla çok bozuldular biraz da üzüldüler.İkisi birden bana dönerek "bi daha kopartmıycaz anne geri gelsin söz tamam mı" diye kedi gibi yalvarmaya başladılar.Onlara uzun uzun birdaha geri gelmeyeceğini anlattım.Sanırsam işe yaradı.Bir daha çiçeklere dokunmadılar.Ama bu ne kadar sürer bilemiyorum.Umarım hayatları boyunca çiçeklere zarar vermezler...Çünkü dilimde tüy bitti bi daha kurgu yapacak enerjim yok...